And now days go by
And i never needed you
And now days go by
And i never needed you
And i worked so hard
And i killed myself
And i broke my bones
And you sold my soul
And now days go by
And i never needed you
And now days go by
And i never needed you
And i could’ve been your mother
And i could’ve been your sister
Be your twin brother
I just wanted to be
Wanted to be
And now days go by
And i never needed you
And now days go by
And i never needed you
We were just wasting time
Yaşanmadı yaşamadım Böyle sevda daha önce Mecnunu şimdi anladım Leylayı sende görünce Kendimden çok seni sevince Anlat deme soru sorma Anlatamam beni yorma Halime bak ne olur anla Ne olur anla ne olur anla Kelimeler yetmez böyle bir aşka Hiç benzeri yok bendeki başka Nasiı sevdim yerini bilsen Kalbime girsen görsen keşke
Look at me, I appear in the night Look at me, I’m made up of lights Look at me, I am really a sight A sight to behold To hold with your eyes Look at me, I can move like you Look at me, I can zoom in on you Look at me, I can…and…
we’ve no footprints to follow no trace in the sand no star sign to guide us through this no man’s land with poison to swallow diversion at hand no shelter to hide us and no masterplan our future might kill us our past maybe too the joy and the sorrow it’s in all – all…
Aşk kadehiyle içtiğim sensin Sevgili diye seçtiğim sensin Bütün dünyayı gezdim dolaştım Anladım ki tek sevgilim sensin Dert ortağım benim biricik sevgilim Söyle senden başka kimim var benim Senden uzakta geçmez günlerim Bir gün görmesem seni özlerim Başka birini sevemem artık Gelmesen bile seni beklerim Dert ortağım benim biricik sevgilim Söyle senden başka kimim var…
Yârda insaf yoktur bende yok derman Yazık ki işlerim Allah’a kaldı Kaşları katlime yazıyor ferman Kanlı kirpikleri kalbime daldı Gözleri gönlüme zehir atıyor Zülüfü süngüdür cana batıyor Şehit mezarında gönlüm yatıyor Sevda kılıcını boynuma çaldı Aman Karacaoğlan aman bunaldım Aşkın çöllerinde şaşırdım kaldım Bir püsküllü derdi başıma aldım Bu azgın dert beni gurbete saldı
Çarşı pazar dolaşmışsın, ne güzel de giyinmişsin. Sana birşey söylesem ben bilmem ki kızarmısın. Her zaman olmasa da, ara sıra uğra bize, Badeler içeriz, bazen de vururuz saza. Eller, kollar, beller sarılınca güzel. Gül dikensiz olmaz ama koklayınca güzel. Uzaktan uzağa olmaz, can cana olunca güzel. Her zaman olmasa da, ara sıra uğra bize, Badeler…