Topraktan öğrenip kitapsız bilendir.
Hoca Nasreddin gibi ağlayan Bayburtlu Zihni gibi gülendir.
Ferhad’dır Kerem’dir ve Keloğlan’dır.
Yol görünür onun garip serine,
Analar, babalar umudu keser,
Kahbe felek ona eder oyunu.
Çarşambayı sel alır,
Bir yâr sever el alır,
Kanadı kırılır çöllerde kalır,
Ölmeden mezara koyarlar onu.
O, “Yunusu biçâredir baştan ayağa yâredir”,
Ağu içer su yerine.
Fakat bir kerre bir derd anlayan düşmesin önlerine
Ve bir kerre vakterişip “- Gayrık yeter!..” demesinler.
Bunu bir dediler mi,
“İsrâfil surunu urur, mahlukat yerinden durur”,
Toprağın nabzı başlar onun nabızlarında atmağa.
Ne kendi nefsini korur, ne düşmanı kayırır,
“Dağları yırtıp ayırır,
Kayaları kesip yol eyler âbıhayat akıtmağa
Aşkımız yetmedi ayrılık gücüne Kıyamet gününe gelmişiz sanki Bizi sarhoş eden ümitler varya Bir kırık…
Deep in the dead of the night, silhouettoes on my window, why? I guess I…
Into my heart, into my heart Come into my heart, Lord Jesus Come in today,…
The day is ending And the same old pain begins Each deeper shade of blue…
Kalemi ver bana sonra yok ol bulandı beynim nerede sağ ve sol . Nakarat :…
When I woke up today and you weren't there to play then I wanted to…