Oğuz Yılmaz – Aygaz Geçmez Kapıdan

Bu kez üstünde olduğum ipi fareler kemirdi her yılın bu vakti beyaza bulanır azrailin çelengi derdimi anlamayışınıza kızmıyorum ama illaha anlamak istiyosan ölüm şurubundan bi yudum iç helebi ben bu şuruba müptelayım istemeden başladım bırakmamın imkanı yok aklımdan bi an cıkmadınki zerre kadar korkmuyum ölümden anne kardeşimin yanına gidemem diye intihar sözümü tutamadım bil. denemedimde…

Sansar Verse Üstünü çıkart Boşuna hayat oyunu Düşünce getirir ama doyurur Doyumu olmayanlar kendi yolunu çizer Kendi kolunu çizen kendi yolunu Düzen vermeyenler huzur bekler Hep sinekler uzun bekler Susup bekleyenler sessiz gider İçimi kemiren esrarengiz keder Gece film izlemem gece filmim Kafanıza kitlenen hece gibiyim Hece birimi benim göçebe gibiyim Göreceli göreceğin geri çekilin…

Canfeza. yea. bursa. Özgür abi yeni bir sigara sar ve kafayı bulalım. Erkan abim kağıdı tuttu patladı bu ibne çarşaf. Emre kanka bilinç altım duman kaplı nerde haşhaş? Kaşar yok mu bu civarda gaza geldi benim baş. Yaş 18 kaş mı taşı taş mı kaşı yarar bilmem. Hayattaki en ciddi kavgam yarılan 2 kaş. Sevgilim…

(A. Bell / V. Clarke) Sweetheart, say you love me, I’ll fly you too the moon. The choir of stars above me, will sing out a heavenly tune. A rythm divine if you’re so enclined, the perfect melody. We’ll go down to the water, and sail on a looking glass sea. Sweetheart, be my honey….

Who knows just what she’s thinkin’ Who knows what the fuck she’s thinkin’ Who know’s just what she’s thinkin’ Who knows what the fuck she’s thinkin’ It didn’t take much in the grass when she gave my hand a soft touch From then I never wanted to let her go but I still see her…

Oh, true rider, fasten me I saw a mystery, mystery How you cast your reins aside, and sidle up to me, up to me Sweet obsession, devil’s den Lassos my blind eye My blind eye, my blind eye Oh, true rider, nothing’s lost Take me for a ride, for a ride