Geçip giderken hayat dediğin
Ne kadar güldüm
Ne kadar sevdim
Ne kadar ölebildim
Uçup giderken hayat dediğin
Ne kadar umut
Ne kadar aşk
Ne kadar nefes çalabildim
Aynada yüzüm eskiyen güzüm
Dökülür yaprak yaprak ömrüm
Aynada yüzüm bitmeyen güzüm
Yağmur olur iki gözüm
Ah gülüm soldu gönlüm doydu
Hüzün gözlerimde çıkmaz bir sokak oldu
Ah sözüm bitti şarkım bitti
Gönül yağmalandı hırpalandı harab oldu
BAKMAYA DOYMADIM SEVMEYE KIYMADIM KALBİMİ BAĞLADIN KIRMIZI YANAKLARIN SABAH GÜNEŞİ GİBİ SEVDA ATEŞİ GİBİ YAKTI DA GEÇTİ BENİ KIRMIZI YANAKLARIN YAR KIRMIZI KIRMIZI KIRMIZI YANAKLARIN CAN KIRMIZI KIRMIZI KIRMIZI YANAKLARIN YAR KIRMIZI KIRMIZI KIRMIZI YANAKLARIN CAN KIRMIZI KIRMIZI GAMZELİ YANAKLARIN GİZLİ BİR ŞARKI SÖYLER GÖRENİ HAYRAN EDER BENİM AŞKIMI BEKLER KIRMIZI YANAKLARIN SABAH GÜNEŞİ GİBİ…
Git, Hadi git Yüreğin yanmadan Adımı anmadan Sabah yaklaşmadan Gideceksen git unut beni… Git, hadi git İçin sızlamadan Pişmanlık duymadan Vakit geç olmadan gideceksen git Unut beni… Bir haber yolla arasıra allah aşkına Bir gün değil bir an bile unutmadım anlasana Bu kadar mı büyük sevdan Bu kadar mı yanar kalan Çok gidenler gördüm ardından…
Crashing, covered with debris Dwelling in my own pity Cry like I have not Dig like I had not I start to claw Gotta get outta here I’ve got to, gotta get out I am, I am, I am on a higher ground You are, You are my cure from the cycle down [2x] Sinking…
Havalanma telli durnam Uçup gitme yele karşı Ah niye doğdun sarı yıldız Mavi yıldız yıldız yıldız yıldız dön Zülüflerin tel tel olmuş Döküp gitme ele karşı Ah niye dogdun sarı yıldız Mavi yıldız yıldız yıldız yıldız dön (Bağlantı) Evler yıkan beller büken Kanlı mi oldun kervan kıran Dön dön dön dön dön Şahinim var bazlarım…
Sona ermekte gün yine seninle Akşamlar böyledir hep sessiz Eşyalar başka yerde, ben bir yerde Gölgen dolaşır gibi, sanki peşimde Işıkları yakın nedir bu giz Yokluğun da, sen de varsa, sen bu evde Ayrılmam, sarılırım hayallere Ayrılmam, sevişirim özleminle Hava ağır sıkıntıda sokaklar Sensin kaldırımlardaki bu iz Alışmaya çalıştıkça öfke gibi Hasret büyüyor göğsümde, sinsi,…
Yağmur çiseliyor, Serez’in esnaf çarşısında yağmur çiseliyor. korkak yavaş sesle bir ihanet konuşması gibi. Yağmur çiseliyor, beyaz ve çıplak mürted ayaklarının ıslak ve karanlık toprağın üstünde koşması gibi. Yağmur çiseliyor, Serez’in esnaf çarşısında, bir bakırcı dükkanının karşısında Bedreddin’im bir ağaca asılı. Yağmur çiseliyor, Gecenin geç ve yıldızsız bir saatidir. Ve yağmurda ıslanan yapraksız bir dalda…
6 Comments