Pedro The Lion – The Poison

Bitlisin Yolları Taşdır Geçilmez Soğuktur Suları Bir Tas İçilmez Anadan Geçilir Yârdan Geçilmez Karadır Saçların Sırmadan Telden Ağlarım Sızlarım Ne Gelir Elden Bitlisin Suları Soğuktur Serin Vuruldum Sinemden Yaram Pek Derin Bağımda Bahçemde Güller Derin Karadır Saçların Sırmadan Telden Ağlarım Sızlarım Ne Gelir Elden

Güneşim açtı baharın arkası Mevsim bana yaz Süresi doldu geçiyor işte Baştan sona yas Olmadı olmuyor, hiç olmayacak Hadi bunu geç Bir dahaki gün aynı şey olacak Olacak mı? Sana dokunmuş kimsenin Elini senden çekmedim Sevin önce yeterince Bana hiç sorma kalbim affetsin Sana dokunmuş kimsenin Elini senden çekmedim Sevin ancak yeterince Bana hiç gelme…

When I was down An angel came to me And she touched me inside That woman set me free Turned on the light So I could see That there was fire inside And I could feel the heat She’s got the power, she gets me high She can take a storm and make it shine…

Your hand is like a torch each time you touch me That look in your eyes pulls me apart Don’t open the door to heaven if I can’t come in Don’t touch me if you don’t love me sweetheart Your kiss is like a drink when I’m thirsty and I’m thirsty for you with all…

Sen belli unuttun beni zamanla Ben hala aşığım sana delilik bu Sen çoktan alıştın bensiz hayata Ben seni beklerim hala delilik bu Ellerin dilinde nasıl karalandın ah insafsız Hasretin elinde bir başıma kaldım savunmasız Geceler amansız unutmak imkansız Dinmiyor gözyaşım Allahım Bu kadar gönülden sevecek ne vardı Sönmüyor yangınım Allahım Geceler amansız unutmak imkansız Dinmiyor…

Odam kireç tutmuyor Kumunu katmayınca Sevda baştan gitmiyor Sarılıp yatmayınca Baba ben derviş miyem Hırkamı giymiş miyem Ben sevdim eller aldı Niye ben ölmüş müyem Odamı kireç eyle Yüzümü güleç eyle Yandım aşkın elinden Gel bana ilaç eyle Odam kireçtir benim Yüzüm güleçtir benim Soyun da gel yanıma Tenim ilaçtır benim