OLD (O.L.D.) – Star Wars

açlık grevinin 34. günüydü. yarenleri açlığa yatmışlardı. içinde biriktirdiği çığlıklar alıp götürüyordu onu… birşeyler yapmalıydılar… 22 haziran’da tutuşmuş yanıyordu caddeler… halkın ‘adalet’iydi o… dersim dağlarının boranı… insana yasaktı sevdası… altın ufağı kadardı… sokaklar, caddeler yoktu artık… 22 haziran gecesi kurşunu bitene kadar çatıştı. kurşun yakaladı onu göğsünden… kara kızdı o… kanatları kan, kanatları yaralı… sevdası…

Çektim kapıyı çıktım gittim Bilinmeyen bir yerlere Kendimi zor tuttum Ama ağladım sensizliğe Ahh İstanbul İstanbul emanet yarim sana Ahh güzel Allah’ım emanet yavrum sana

been digging up this ditch for a long time now so i can push my temper underneath the ground where there’s room for me and you come on, don’t be a fool i can’t get out underneath this dirty cool die laughing die laughing you just get angry, man you just get upset and you…

Ağ elime mor kınalar yaktılar Kaderim yok gurbet ele sattılar On iki yaşımda gelin ettiler Ağlar ağlar göz yaşımı silerim of of Merdivenden indim indim yıkıldım Mevlam izin verdi yine dikildim Her çiçekten aldım aldım takındım Kırmızı gül sende kaldı tam ahdım of of Yüce dağ başında asmalı pınar Asması kurumuş suları harlar Gahımdır gavga…

Aynadan ne varsa yansıyan bu yoldan bir parçan Anlatan olursa karşıdan bakan her insan Hatırla beni ve gün görmediğimi içindeki sükyüneti Nefes kadar yakın durur seni bekler çek çıkar hapsettiğin her çiçeği Kendine sor biraz sormazsan olmaz anlasana olmazsan olmaz Kendine sor biraz sormazsan olmaz anlasana olmazsan olmaz Yargılar seni dolandıran algından dünyan Varolan ne…

Hasretinle yandı gönlüm Yandı yandı söndü gönlüm Evvel yükseklerden uçtu Düze indi şimdi gönlüm Aramızda karlı dağlar Hasretin bağrımı dağlar Çaresizlik yolu bağlar Yokluğundan öldü gönlüm Gelecektin gelmez oldun Halimi hiç sormaz oldun Yaralarımı sarmaz oldun Binbir dertten soldu gönlüm Gözlerimde kanlı yaşlar Hasretin bağrımda kışlar Başa geldi olmaz işler Yokluğundan öldü gönlüm