yanıyor duvarlar beton yanıyor bombalar yağıyor duman çöküyor cehennemi dünyada yaşıyoruz biz kahkahalar atıyor zebanilerimiz biz altı kadındık mahpus damında açlığımızla yürürdük halkın bağrına yüreğimiz yanarken vatan aşkıyla bedenimizi yaktılar kahkahalarla seni çok sevdik ey güzel vatan ekmeğini hasretini sevdalarını aynı hasret için ölebiliriz aynı sevda için ölebiliriz yoksulluğumuz kardeştir bizim aynı kurşunlarla vururlar bizi…
İÇİMDEKİ HER YERİ KAPLADI AŞK BU GECE SEN ARADA DEREDE KALDIN SANA AŞK OLSUN DAYAN DAYAN HANİ KALBİNİN GÜNAHLARI BİRER YALAN ASIL SAYILAN O GÖZLERİN DAYAN DAYAN SANA ETTİĞİM YEMİNLERİN HEPSİ YALAN ASIL SAYILAN ŞU SÖZLERİM ÖNCE YANINA GELİP BİR KERECİK ÖPERDİM İÇİMİ ÇEKERDİM ANCAK SONRA ELİNİ TUTUP GERİYE DÖNERDİM UNUTUP GİDERDİM ANCAK KALAMIYORUM DÖNÜP…
Bu ask icin nice engeller astim Bazen mutluluga uzaktan baktim Sarsildim yiprandim ama bikmadim Depremlerin inadina seviyorum Gönülden sevdimde ona güvendim Bu sevda ugrunda neler cekmedim Katlandim yillarca feryat etmedim Depremlerin inadina seviyorum Özlemlerin inadina seviyorum Bu ask icin nice engeller astim Bazen mutluluga uzaktan baktim Sarsildim yiprandim ama bikmadim Depremlerin inadina seviyorum Gönülden sevdimde…
how can i stand myself? the person i see in me. denying my resemblance to, everything i refuse to be. speak through me. speak through me. kind of you to carry me. but, i have two feet of my own. the proverbs tattletale. skipping many a stepping stone. speak through me. speak through me. talking…
Aşkın ile aşıklar yansın ya resul Allah İçip aşkın şarabın kansın ya resul Allah Aşk yunusun canı ilmi şefaat kanı Âlemlerin sultanı sensin ya resul Allah Allah sensin ya resul Allah Aşk yunusun canı ilmi şefaat kanı Âlemlerin sultanı sensin ya resul Allah Allah sensin ya resul Allah Şu seni seven kişi verir yoluna başı…
Kaç bahar geçti gönlüm hep tekti Kaç sevda gördü gözüm hep kördü Dünyayı verseler seninle değişmem Vazgeçemem ki ben Boşu boşuna direnme bana Seni de yakalar aşk pusuda Boşu boşuna güvenme bana Seni de yakalar aşk pusuda Herşeye inat herkese inat Ya çok sev beni yada git bırak Çekilmiyor ki sensiz bu hayat Aşkım arasana…
O kadar hırçınsın öyle yaramaz Seninle kimseler başa çıkamaz Seni seven yanar mutlu olamaz Yinede kendini çok sevdirirsin Akıl ermez senin yaptıklarına Havanla nazınla çok cilvelisin Bile bile yanar sana her insan Yinede kendini çok sevdirirsin Çok çok çok çok cilvelisin Çok çok çok çok işvelisin Melekse karşımda şaşırır kalır Şeytana pabucunu ters giydirirsin Öylesi…
ENSTRUMANTEL
Nastasia donuk gözlerle bakıyordu çevresine. Yarı baygın bir halde, diğer kızlarla birlikte pazarın ortasına doğru sürükleniyordu. Rüzgardan tozlar yerden kalkıyor peçesinden içeri, gözlerine doluyordu. Konuşulan hiçbir şeyi anlamıyordu. Sadece bağıran bir sürü insan ve çaresiz, günahsız yüzlerce köle. İşte o an, kaderini her ne pahasına olursa olsun değiştirmeye yemin etti. Yüzüne bambaşka, buz gibi bir…
Ayrılık aklına nereden esti Üç günde bıktın aşkımdan ne iştir Sen yargıç ben mahkum cezamı kestin Mühebbet hapsine attın ne iştir Bu kadar mı gözün körü görmedin Ateşler de yandım bir su dökmedin Zalimden zalimsin kıymet bilmedin Kör şeytandan nankör çıktın ne iştir Severek kol kanat açtım aşkına Kıyamazdım el sürmeye nazlıma Canımı adadım senin…