Şebnem Kısaparmak – Beni Çocukluğuma Götürün

Beni çocukluğuma götürün Sarı saçlı bebeğimi özledim Hani almanya”dan gelen Ağlayıp, yürüyen, şarkı söyleyen Uyumak için beni bekleyen bebeğimi özledim Şu yalan dünyada Çıkarsız sevgileri özledim Çocuk kalbini Ve paylaşmayı sırasız Beni çocukluğuma götürün Doğum günümde Lunaparka, çarpışan arabalara Atlıkarıncaya Hatta deve-cüce aynalara götürün beni Kim bilir küçülürüm belki de Yine iki top dondurma yerim…

Nezih – Ağır Yaralı

Nasıl bir yangın ki bu alevlerin bile canı yanıyor Nasıl bir yalan ki bu kelimeler kaçacak yer arıyor Gel bunları olmamış sayalım desemde boş,hiç inanmam Gel güneşi doğmamış sayalım desemde yok Artık sen bana kanma Yüreğim ağır yaralı derinden Yanmaz artık istesemde yeniden Çok yaralar sardı kalbim amma Bu yara kapanır mı bilemem

Zuhal Olcay – Ölsem de Bir Kalsam da Bir

Nasıl değiştin birden Sanki sen değildin Başın üstüne Yeminler eden Nasıl da değiştin bilmem Sanki sen değildin Aşk uğruna ölmekten Bahseden Mektupların da olmasa Kendimden şüphe duyardım Şiirlerin durmasa Aklımı oynatırdım İnanamazdım gözlerime Ne yazık ne yazık ki Gerçek bu Ölsem de bir Kalsam da bir Benim için yok hiç farkı Yıllar önce unutulmuş Dillerden…

Second – Kukla

Hoşgeldin dünya sirkine İpin üstünde yürüyenler var Hoşgeldin sorma sebebi ne Tuzun içinde çürüyenler var Korkma sen hep dik dur yine Ateşin içinde büyüyenler var Aç gözünü beni iyi dinle Arkandan seni sürüyenler var Bir anlık öfkeyle kalk zararla otur yine Git yangına körükle sonunu bile bile İplerin ucunu bırakta bi gitsin At bir adım…

Özge Fışkın – Bıraktım

Sen hiç anlamadın Saatler kurdum sana uyuyakaldın Ateşkes çoktan bitti Geçti zannettin dur daha yeni başladım Bıraktım seni kopkoyu karanlığında Darmaduman krallığında Herşeyi yırtıp attım,koparttım,kanattım Sen geçmişi tekrar gördüğünde Ölmeyen herşey döndüğünde Hatırla neler neler yaptın da Seni bıraktım Kalk yerinden dolaş biraz İstersen onunla uzaklaş biraz Ama acıyla bu kez yüzleş Belki iyi gelir…