evlerinin önünde pınarlar harlar hatçam çıkmış pencereye ay gibi parlar ben hatça’yı yitirdim de dumanalı dağlar gözlerimin pınarları durmadan çağlar ovalara duman çökmüş göremedin mi a kız kendi saçını öremedin mi alçaklara karlar yağmış yükseklere buz gel sarılalım gaçalım ince belli kız denizin dibinde hatçam demirden evler ak gerdanın altında da çiftedir benler o kınalı…
Bahardım soldum uzun yıllar ardında Turnalar geçti başımdan sokaklarımdan Yollar akıp giderken yıllar geçip giderken Yolum, yoldaşım oldu Sokaklarda kan vardı Ölüm vardı hatıramda Kaybolurken genç ömürler Zaman sustu beni yol tuttu Sustum, kül içinde ateş Soldum, gül içinde o düş Yolum yoldaşım oldu Düşlerin gülüşleri armağan bana Kederi armağan bana yolculukların Yollar akıp giderken…
Güneşten bir tutam sarı kopar da gel Gökkuşağına değmek için yeter mi merdiven Beter bi kardelen yerin dibinden kerpetenle Fondötenli pembe duygularımı bırakıp terk et anne Dalından gülüverem ben geriye dönerken Seni ben ekmem , kapıda bekler, sen yeter ki dön erken Dört duvar nötrdü , oksijeni götürdün Bi yo sokağa çıkam dedim , bulut…
“Bozo, ma si maoropen Mu ôare va maziten” Maoroperûi Si va bziriüo andğa Kiana meixven domawonerûu Öe Var Huy oropa mu on gomoöondru Ma mi vorûi gomoöondru Gomoöondru eveli Ezmoce bziram xvala xarayisüani Lumcirûu Murunwxepe dijvales dorûuyi? Memancudi dorûu Him si orûiyi? So on him fotoğrafepes na on bere? Nena: Memedali Üaide: Dina KIZ “Kız,…
(Dan Messe) When I was drinking When I was with you Living it up when the rent was due With nothing and no one to live up to You and me dying on the vine Holding hands and drinking wine Now I’m not the same girl I left behind with you Twelve bars behind us…
Son zamanlar yaptıklarıma bakma ne olursun, Benim aklım başımda değil Sana söylediklerimi kafana takma ne olursun, Onlar ipe, sapa gelir şeyler değil Seni sevmiyorum dedim yalandı, İstemiyorum artık, palavra Ellerimde çiçekler,kapında sırılsıklam Görürsen bir gün şaşırma Beni böyle çaresiz, beni böyle derbeder, Beni böyle ortalarda bırakma
Cıksam rumeli düzüne alsam safiye’yi dizime safiyem kınalar yakmış on parmağı eline kıratımı bahçeye bağladım osman’ı gurbete yolladım osman gurbetten dönünce üç gün üç gece ağladım osman ağa osman ağa bak bana bişey diyecem sana safiye kızını ver bana güvey olayım sana ar gelir osman’a da ar gelir safiye’ye karyola dar gelir.
Alucrada Gördüm Seni Pazara Mı Geldin Gelin Ak Mı Düştü Saçlarına Nazara Mı Geldin Gelin Seni Bana Vermiyorlar Yoksul Olmam Baş Bahane Gülüm Seni Alamazsam Benim Sonum Mapushane Çıktım Kümbet Yaylasına Doyamam Ki Havasına Seni Sarmadan Ölürsem Otlar Kurur Mezarımda
They say don’t go on Wolverton Mountain if you’re looking for a wife Cause Clifton Clovers has a pretty young daughter And he’s mighty handy with a gun and a knife Her tender lips are sweeter than honey and Wolverton Mountain protects her there The bears and the birds tell Clifton Clovers if a stranger…
Sehabe: Defolup gitmek için gel demeni bekledim. Egolu değilim ama hayallerim yetmedi Bağırıp çağırcam içim rahatlar Zor geliyo seni içimden atmak Sen iste çiziyim gökyüzüne mavi resim Sana bakıp dedim güzellik abidesi Sevdiğin kadın gelip sana abi desin Eğme kafanı kaşlarını kaldır O gün anladım başka biri vardı Hoşça kal dedin ama hoşça kalmıcam O…