Karacaoğlan – Bir Sofra İsterim Kimse Sermedik

Bir sofra isterim kimse sermedik Bir yayla isterim kimse konmadık Bir güzel isterim yad el değmedik Ellenmiş de bellenmişi n’ideyim Severim güzeli nice olursa Boyu uzun, beli ince olursa Severim atımı dinçce olursa Kovulmuşu yorulmuşu n’ideyim Karacaoğlan der ki kolu kırarım Nedir yüce dağlar size zararım Ararsam pınarın gözün ararım Bulanmış da durulmuşu n’ideyim

Hümeyra – Kelimelerin

Bu geç vakit bu sonbahar gecesinde Kelimelerinle doluyum Zaman gibi madde gibi ebedî Göz gibi çıplak El gibi ağır ve yıldızlar gibi Pırıl pırıl kelimeler Kelimelerin geldiler bana Yüreğinden kafandan etindendiler. Kelimelerin getirdiler seni Onlar ana, onlar kadın ve yoldaş olan Mahzundular, acıydılar, Sevinçli, umutlu, kahramandılar Kelimelerin insandılar

Yusuf Gül – Tabip

Tabip sen sorma derdimi Benim derdim dermansızdır Ya dost ya dost El vurup açma yaramı Yaralarım merhemsizdir Yar elinden yaralarım Vurur sinemi dağlarım Ya dost ya dost Ah edip hem kan ağlarım Didelerim merhemsizdir Mücrimiyem arzum yare Kahrım yana nazlı yare Her ne desem sazım yara Yar olmayan habersizdir

Kibariye – Güneşi Biz Uyandırdık

Güller kelepçeli çiğdemler tutsak Aysız gecelerde kanar öfkemiz Düşlerde sevişsek el ele tutsak Dilsiz duvarlara siner öfkemiz Şafak sancıları var kulaklarımda Yarınların ninnisi bozlaklarımda Bir türkü çıldırır dudaklarımda Çiçekli dallara döner öfkemiz Güneşi biz uyandırdık Yıldızların yerine Sesimizi yorgan yaptık Umut türkülerine Alnımızda çizgiler belirmiş derler Gelirse üst üste gelirmiş derler Çıksak şu dağlara delirmiş…