Asya – Yaprak Döken Benim

uyandım gecenin bir vakti sen sandım gönlümde kopan fırtınayı duydun sandım taş olsa anlardı halimi sen nasıl cansın elimden uçup gitti hayat tükendim artık herbir parça ,başka bir yerde artık iflah olmam ben bu gidişle yaprak döken benim sonbahar gelmeden o benim işte dalga dalga vuran karşı kıyılara yüreğim hasta ne yaptın ,nerden bileceksin şu…

Abluka Alarm – Hudut

Zaman çemberinde vakit, dilimle has haydi kullan Tavır takındığımı görsün, hayat kursakta lokmam Ödün verdiğimi bildiğim taviz, ellerimde aciz Fakat yaşam güzel bence nefessiz kalamam derim. Doğruluğu benimser özüm, benliğimin eli belinde Hesap sorarcasına hırsım ula yolu derinde Daim sonuçlar var takip ettiğim belki zihnimde İnsana oyun oynandığının farkına varıyor insan.. Gerginlik hat safhada, hatalar…

Yüksek Sadakat – Hüzün

Hüzün günbatımında hissetirir kendini Akşamüstü yükselip alçalan ateş gibi Karşılaşan iki dost, zamanın değirmeni Bir sahil lokantası, Ege’nin zeytinleri Uzakta Hüzün hep yanımda Geçmişten gelen sesler, gözümden kaçan gözler Ne kadar çok tırmansam benden yukarda gizler Bir gelincik tarlası, Güneydoğu vakası Tv’de kan banyosu, neden ölür bu gençler Bilemem Hüzün seni silemem Bu oyun nerede…

Cengiz Kurtoğlu – Bu Şehirden Gidiyorum

Ayrılığın vakti geldi Çarem yok ki biliyorum Seni alıp düşlerime, Bu şehirden gidiyorum Cebimde bir küçük resmin, Dudağımda yalnız ismin Yüreğimde bitmez sevgin, Bu şehirden gidiyorum Gidiyorum, gidiyorum Bu şehirden gidiyorum Başım darda yolum uzun, İçin için eriyorum Sen ağlama dayanamam Bu şehirden gidiyorum Elimde bir küçük resmin, Dudağımda yalnız ismin Yüreğimde sonsuz sevgin, Bu…