İbrahim Erkal – Büyük Yalnızlık

Sahte gönüllerde sevgi aradım Olmadı bir türlü olmadı gitti Virane gönlümü dolduramadım Dolmadı bir türlü dolmadı gitti Bu büyük yalnızlık bitermi bilmem Bir daha bu gönül severmi bilmem Ziyan oldu gönlüm ihaneti gördüm Benim buna ömrüm yetermi bilmem Düşmedi dilimden mevlâma duam Hayırlısıyla gönlüme sultan Yıllardır ümitle beklenen o an Gelmedi bir türlü gelmedi gitti…

Sıla – Zamanında

Zamanında ne güzeldi bu bahçeden kopanlar Yüzümde gülümseme bir başka dururdu o zamanlar Ağrılara dönüştü içimde koşan çocuklar uslu Misafirlere ne bereketli sofralar kurulurdu Yaz uzundu eskiden zamanında böyle kayıplar yoktu Sevinçlerimiz gerçekti gözyaşının ertesi umutlu Güzeldim ben o yazlar kadar zamanında Ailem harbiden.net çoktu Güzeldim ben o yazlar kadar zamanında Yazın bu kadar ağlamak…

Musa Eroğlu – Halil İbrahim

Dağda gızıl ot biter, içinde keklik öter Eşkiyadan da beter, uslan be halil ibrahim Kıvırcık saçlarına, kar düşmüş uçlarına Dağın yamaçlarınayaslan be halil ibrahim Derede su durulur, daldan köprü kurulur El yerine vurulur, aslan be halil ibrahim Kıvırcık saçlarına, kar düşmüş uçlarına Dağın yamaçlarına, yaslan be halil ibrahim Müfreze dağı sarar dağda kaçaklar arar Geçit…

Yudum – Eyvah Eyvah

Depreşti içimde tüm anılarım Eskiden sevdiğim maralı gördüm Titreye titreye yanımdan geçti Gönlümde yaralı maralı gördüm Eyvah eyvah eyvah Eyvah eyvah eyvah Üzeri hudutlar çeken tel gibi Yok yok yok yok Gözleri gözüme batan tel gibi Dergahtan kovulmuş garip kulgibi Ağlar koyup giden maralı gördüm Yok yok yok yok Vallah ne demeli bir fakir oldum…