Recebim – Feride

Yanan evlerin içinde kavrulur tüm hatralar Yangından sonra hüzünlenir içimdek kötü çocuklar Sessiz kalmaktan sıkılan bu anlamsız cümleler Zoru başararak küfürleriyle geri göndüler Sevgilerimi gömdüm toprağa üstünde 9 parca tahta Toprak kokan rüyalarımı göremez oldum bundan sonra Sensiz geçmez oldu zaten tarih gömülü hayatta Dualarım oldu beni ayakta tutan Yelpaze ile serinlemek yetmezki bu sahte…

hello cowgirl in the sand is this place at your command can i stay here for awhile can i see your sweet sweet smile old enough now to change your name so many love you is it the same it’s the woman in you that makes you want to play this game hello ruby in…

denizlerin rengisin sen kalbimin dengisin gel sarıl boğazıma yüreklerim erisin yandım o güzel gözlerine kandım o şirin sözlerine dallarda salınacağım sen benim oynayacağım öyle geliyor bana ben senin olacağım

Günaydın bize, günaydın size Hepimize günaydın, günaydın hepimize Bu gün yeni bir gün, sevimli bir gün Yeni bir gün bu gün, hepimize günaydın Günaydın uyanışımıza, günaydın uyanışımıza Uyanışımıza günaydın, günaydın uyanışımıza

Bana kağıt ve kalem verin başka bir şey istemem. İçimdekini kusmam gerek, ortalığa pislemem. Ortam zaten harbi pis ; cahiliyet beldesi. Dört bir yanım çağ dışı ey insanlık nerdesin? Bu sokaklar çok sakat artık yaşamak kalmadı. Alışmakta istemiyorum.Beni burası sarmadı. Her tarafta yabaniler sen ben gibi kalmadı. Ağızları da pek bir temiz(!) demeye dilim varmadı….

Neler anlatır neler Kısa hikayeler İnsanların yüzleri Yüzlerindeki keder Evde kalmış bir kızın Buğulu camlarında Kalan solgun hayaller Kısa hikayeler Dar gelirli memura Dünyayı dar getiren Düşük omuzlarında Kısa hikayeler Ben bunu söyleyince Akan sular durulur Der gibi yürüyenler Kısa hikayeler Okunmuş okunacak Kitapları yazanlar Yazıları basanlar Kısa hikayeler Ötüşlü ötüşsüz kuşlar Gurbete gelip gider…