İnanamıyorum bu askın bittiğine
İnanamıyorum bırakıp gittiğine
Sudan bir sebeple ayrıldık diye
Hiç mi niyetin yok geri dönmeye
Dayanamam yasayamam
Sensizliği taşıyamam
Gitti demek zor gelir
Bitti demek ar gelir
Hiç kimseye dert yanamam ben
Alışamadım kabus dolu gecelere
Sarılamıyorum sen diye kimselere
Bitmeyen anlamsız gururum niye
Hiç mi niyetin yok geri dönmeye
Gözlerini kapat ve sen düşün Benim yerime o dağları Nasılsa yolu yoktu hayalimde Bir nehir akardı, hiç durmazdı Bir küçük ev vardı; tepesinde, eteğinde.(eteğinde,tepesinde) Tahta bir masa vardı; bahçesinde, üzerinde İki tas çorba vardı; sıcak sıcak içmesende Kız inanki vallah ben yaşardım hep seninle Ne bilen, ne gören, ne duyan Duysa da farketmez inan, Ha…
Bir gün anlarsın seni nasıl sevdiğimi Bir gün anlarsın sana aşık olduğumu Bir gün anlarsın.. Başımı koyduğum yastık taş olur vurur başıma Bırakıp gittin ya beni bakmadan gözyaşıma VEFASIZ.. Ne seni unutabildim ne senden kalanları Allah affetmeyecek bana yaptıklarını.. Belki anarsın yaşadığımız günleri Belki ararsın unutmayıp sevdiğimi Bir gün anlarsın.. Başımı koyduğum yastık taş olur…
SENİN İÇİN ÖLSEM İNANIRMISIN BİR ALLAHIM BİR DE SEN BENİ TANIRSIN SEVMİYORSUN DEME ÇOK UTANIRSIN GÖZLERİMİN İÇİNE BAK SENİ BULURSUN ÖLÜYORUM SENİN İÇİN BU SON ŞARKIM BİZİM İÇİN ALLAHIM ŞAHİT GECELER ŞAHİT MELEKLER ŞAHİT SENİ ÇOK SEVDİM GÜNEŞİ GÖRMEDİM SENSİZ HİÇ GÜLMEDİM SEVDANA ŞEHİR ŞEHİR SÜRGÜNLERDEYİM
Ruhun duymaz geceler kalmış üstüne Gönlün olmaz korkma! Sevgin olmaz denesen de bile bile Ömrün olmaz korkma! Çırpındıkça batarsın bataklığa Kurtaran kalmaz unuttuğun dışında Ellerin buz olur, ayakların çivi Isıtmazlar dokunsalar da Bedenin kalsın, ruhun inansın Severim sandım, yine aldandın Ruhun duymaz seneler geçmiş üstüne Gönlün olmaz hala Sevgin dolmaz “yine” desen de kendine Saygın…
Kızılkaya Yare Benim Varıp Gittiğimi Söyle Ceketimi Omuzuma Vurup Gittiğimi Söyle Düğün Ola Bayram Ola Kimler Öle Kimler Kala Atımı Meçhul Bir Yola Sürüp Gittiğimi Söyle Muhabbetim Gülüm İle Sohbetim Bülbülüm İle Kadehleri Elim İle Kırıp Gittiğimi Söyle İçmedim Mey`İ Şarabı Hep Hissettim Izdırabı Kendi Başıma Çorabı Örüp Gittiğimi Söyle Bahçe Kapısı Sürgülü Duvarı Diken…
Cloying blackness, within the womb, unwanted child’s fleshly tomb. Umbilicus, a weaved choke, hung in time, frail neck is broke. Aborted form’s placenta shroud, writhe in untold fear. Suffer not this child to live, awash in bitter tears. Eternally they’re cast in a sea of feculence. Sound the flatline knell, bloodied noose, a cold embrace….
14 Comments