Öztürk – Sen Yine

Senelerden 98’in başı Günlerdense bir Salı sabahı Bir tek sen noksan O günün anısından Bu şarkıya sebep olan ilhamı Söyle kimden alayım senin yerine Kimse dökemez ki su eline Senimi geri alana kadar beni bekle Tam üç ay sonra ayrılık gelip çattığında Sana nasıl yalvarmıştım hatırla Bugün hala karşında Yaşıyorsam uğrunda İçimdeki bir parçacık umutla…

Parça parça gençliğim O yitik yıllar Mahur şarkılar yine Döndü sonbahar Ihlamur ağaçları Bir de ilkokul Ne kaldıysa yadigar Aldın İstanbul Nakarat: Ah bu akşam vakitleri Bir Mahur gazeldi Aldı aşkı İstanbul Savurdu dalgalara Ah bu akşam vakitleri Mahurla bezendi Aldı aşkımızı Menekşelendi Marmara Parça Parça aşklarım Gençliğim gibi Mahur şarkılar yine İlkyaz hayali Ihlamur…

Dam üstüne çul serer Bilmem yar kimi sever Benim bir sevdiğim var Günde on çeşit giyer Yari bana verseler Cihana bildirseler Gitsem yarin yanına Sabahtan öldürseler Ağdaşı kaldırsalar Yılanı öldürseler Küçükten yar seveni Cennete gönderseler

He loves his mother And from one side The fish gives to her himself It shed’s its skin in front of empty testicles The old skin falls on the floor He loves his sister And from the back Eats it’s way through to the mouth The gills bloody still from sucking At the red large…

Ben ağlarken sen neredeydin? Ben yanarken sen nerdeydin? Ben ağlarken her nerdeysen Hoşçakal hep orda kal Nedeni yok herşey mi boş İfadesiz hep anlamsız Bir kayboluş ahh bir yok oluş Hepsi aynı anda bana da günah Ben ağlarken sen neredeydin? Ben yanarken sen nerdeydin? Ben ağlarken her nerdeysen Hoşçakal hep orda kal

Memleketimin en yüksek noktası burası Ne mümkün saatlerce yıkılmadan durasın Hep yanımda olman için herşeyden vazgeçesim var Olaya benim açımdan bakınca kalbimden kovasım Kafeler,barlar,parklar,sahil Mesken parkında hergün oturduğum o bankta dahil Senin için yok edemeyeceğim hiç bir şey yok inan Buna dünyayı ateşe verip içinde yok olmakta dahil Yinede değişemezsin ben gözünde aynıyım Beni sen…