Hasret Gültekin – Bu Bir Sevdadır Sevdiğim

Kendimden çok verdim senin uğruna Hep bendim savrulan bu aşk yolunda Gör bak bende düştüm en sonunda Son sözlerin inan boşa 2x Ardımdan ağlama dönmeyeceğim Öldün mü? kaldın mı? bilmeyeceğim Aslında öğrenmek istemeyeceğim Ne bir ses ne haber vermeyeceğim 2x Kendimden çok verdim senin uğruna Hep bendim savrulan bu aşk yolunda Gör bak bende düştüm…

A punkoid opera in C flat and razor sharp We have traveled pain and love To call ourselves high born Living in a maze so crazed, lunacy is legend Lunacy is legend Words I fear that clutch my crutch And drive your senses crazy Men or women too get blue, so don’t make living hazy…

Bir kız vardı. Güzeldi sanki ve senindi. Gözlerinde saklı bir ‘belki’ ve senindi. Anladı bir gün bitermiş herşey..ve bitti. O çocuk var ya o sendin sanki ve deliydi. Uyusaydı büyürdü belki ve deliydi. Derdi ki; “yarın bitermiş her şey”.. ve bitti. Ver, ver ateşe. Ver bizi. Bir iz bırak burada. İz bırakanlar unutulmaz. Ver, ver…

Yavaş� Yüreğimden geçenler, dilimde söz ararken Hayalin sardı sağı solu, saçların koktu gül kurusu İzlediğim bir filimde gözlerim doldu Kendime çarptım sokağa çıktım Kaç gün oldu hasretinden hiç uyumadım Sen gelince, bahar gelir çiçek açar yüreğimde Sen gelince� Uzar ömrüm senelerce Sen sevince güzelleşir, sarı tenim olur pembe. Sen gelince serinleşir, alev alev yanan kalbim…

Kaleden inişmi olur Nanay nanay,zalim nanay,kibar nanay Ham demir gümüşmolur Yad ele bakma,ciğerim yakma Evvelden ikrar verip Nanay nanay,zalim nanay,kibar nanay Sonradan dönüşmolur Yad ele bakma ciğerim yakma Bu dağlar kömürdendir Nanay nanay,zalim nanay,kibar nanay Geçen gün ömürdendir Yad ele bakma ciğerim yakma Feleğin bir kuşu var Nanay nanay,zalim nanay,kibar nanay Çırnağı demirdendir Yad ele…

Godess on a mountain top. Burning like a silver flame. Summit of beauty and love .. And Venus was her name. She’s got it, yeah baby she’s got it. Well I’m in Venus, I’m your fire, your desire. Her weapons were her crystal eyes. Making every man mad. Black as the night, what’s she got…