Root – Procitnut

Give me an opinion ‘Cos I don’t have one I’ll agree with you if you’re right I always know where you’re coming from But I’ve never been there I have to steal from you when you write Your beautiful madness My beautiful grief Your dreams are my torture Your dreams my relief I’ll give you…

Düşündükçe Sanırım bir sorunum var n’olduğunu bilmediğim Senle aynı ortamda çok durdum gitmeliyim Güç cevaplanan soruları sormuştun, bilmeydim Susmalıydım o anda soğuduğunu hissedip Çünkü oldukça açık sözlüyümdür, bazen patavatsız Ben bu yüzden kalkıştığım bir çok işte faka bastım ‘Benim’ diyen yüzlerce mahlûkata caka sattım Toplum benim için trafikti, ben de hızla makas attım Bazen işler…

Pyro techniques. Burn that shit all down, Motherfucker. Pyro techniques. Burn that shit all down, Bitch. Pyro techniques. Burn that shit all down, Yay, yay! We don’t need no humans, let the motherfuckers burn! Hanging curtains up and down the surrounding walls, ‘Cause that’s exactly what the fuck it is for y’alls. With a blinding…

Hey, sakin ol! Kimseye söyleme Kime ne Herkesin hayatı kendine Biz de biliyoruz Aşk tanık ister ille de Ama ne kadar çok seyirci O kadar kaybeder Bana güven dinle beni İtirafçı olma sakın Yalan da söyleme Sus yeter Hey duydun mu Çok fazla tehlike var Aşk hesapsızdır savunmasızdır Kolay kanar

Sana olan sevgimin bir eşi yok gibiydi Yenilmeyen gururum yalnız sana yenildi Ne o tatlı sözlere ne o yalan gözlere Aldanırım zannetme ben o ben değilim şimdi Neden aradın beni aklın başınamı geldi Çektiğim dertlerim al senin olsun hepsi Sevinçler neşeler hepsi benim olsun Kazdığın kuyuya kendin düştün şimdi Şu koskoca dünyada kalbim yalnız senindi…

her sozun zehirden bir damla sanki yurekten sevene boyle olmaz ki bir gun olur belki bana donersin donunce yuzume nasil bakarsin birak bu sevgimiz tertemiz kalsin sen benim gonlumde kanayan yarasin bir gun gelir belki beni ararsin gelip de yuzume nasil bakarsin sende terk edilip agladiginda bombos bir umuda baglandiginda bir gun bir sokakta rastladiginda…