David Gray – Gathering Dust

Sözümü geri alıp özürle gidiyorum yar Yüzüme kara çalıp herşeyi göze alıp son verdim yar Çözümü olamadı yoluna giremedi yar Azı sana yetmedi çoğunu bulamadım benden bu kadar Yinede ara sıra dünlerin anısına Ararım yana yana çarem yoksa Yinede ara sıra sevdanın yanı sıra Ararım yana yana hasret dağlarsa Bu güne sebep olan Allah’tan bulsun…

Ümitlerime geliverdi ilkbahar Gözlerimde bahar sevinci var Bir başka mutluluk müjdeliyor sanki çiçekler Yeni açan tohum yeşeren toprak ve ağaçlar Bak işte bir minik serçe Benim gibi neşe içinde Anlaştık biz hiç konuşmadan Minik serçeyle göz göze geliverince Bak seni sarı verdi mutluluk Zaman durdu bak işte sonsuzluk Bir başka dunyanın açıldı sanki kapıları Sevgi…

Kışın ortasında bir gül açarmış Deli bir rüzgar kaderi yazarmış Kimbilir bu gönül böyle insafsız Bu kadar acımasız bir aşkı bulacakmış Ah elin ocağı yanar benim yüreğim Beni artık ne anam ne de dostum avutur Duası yok bu derdin duyanı olmaz Hasretini koydum ölüm gibi başucuma Zalim, Allah görür Bir hata uğruna harcanır mı ömür…

Gittiğin günden beri Yollarda kaldı gözlerim Birbirlerini tutuyor Tutuyor üşümüş ellerim Gel bana sil gözlerimdeki yaşları Gel bana özledim o bakışları Gel bana sevdiğim Gel de bu işkence bitsin… Ne kadar alışmış sana Seninle yaşamaya yüreğim Işıl ışıl severken Gömüldü karanlıklara kalbim. Gel bana sil gözlerimdeki yaşları Gel bana özledim o bakışları Gel bana sevdiğim…

Su damlası gibi hayat, özgürüm Islak, çıplak, pırıl pırıl bir damla içimde Uzak bir ışık, bir çığlık gibi Çağırıyor beni Biliyorsun az çok Görüyorsun her şeyi Biliyorsun az çoktur Sahip oldukça hep bir yenisi daha Islak, çıplak, pırıl pırıl bir dünya içinde Uzak bir ışık, bir çığlık gibi Çağırıyor beni Biliyorsun az çok Görüyorsun kendini…

One child, he follow the sound, to a far away place, lonely old town, chasing your dream Guitar on your back, fire in your heart, you live like a rebel, you know what you want Blood hot and ready, you’re breaking away, you rock steady, you’ll make it some day You’re on the radio, ah,…