Edith Frost – Give up your love

Yalancının Mumuna Bak, Yatsıya Kadar Yanacak, Mum Bitince Ne Olacak, Hali Yaman Yalancının. Yalan Yalan Yalancının.. Söz İle Getirir Yazı, Doğru Söyler Bazı Bazı, Kurda Kaptırdığı Kuzu, Malı Yalan Yalancının. Yalan Yalan Yalancının.. Nice Dağları Devirir, Nehiri Terse Çevirir, Kış Ayı Harman Savurur, Eli Yalan Yalancının. Yalan Yalan Yalancının..

Kara kara Topraklar seni elimden aldı Şimdi bana hatıra yırtık bir resmin kaldı Bu kadar genç yaşında Toprak olmayacaktın Gönlüme doğan güneş ah sen batmayacaktın Ezanlar bizim için okunuyor sevdiğim Göz yaşım mezarıma dökülüyor sevdiğim Bu kara Topraklarda ah senmi yatacaktın Sen benim tek gülümdün hani solmayacaktın

Gülünce gözlerinin içi gülüyor, Kendimi senden alamıyorum. Bilmem bakışların neler söylüyor Cesaretim yok ki soramıyorum. İçime dert oldu mahzun bakışın, Seni düşünmeden duramıyorum. Beni öylesine aldın ki benden Kendimi arayıp bulamıyorum.

Denemeden bilmeden kapıldım ta derinden, Tılsımına akarken değiştim ben yeniden O yıllar, senle yaşananlar Olanlar ,tarifsiz heyecanlar O yıllar, mahkumlar Yalandan dolandan, Ezadan cefadan, Hayatla kumardan, Bir sen anlardın… Tam yakındık derken, Sen misin terk eden, Böyle işkenceden bir sen anlardın… Eski günler aklımda hepsi birer hatıra Emektar gemiler gibi süzülürdük yanyana

you pretend you’re so hard punk but just at a glance you won’t last a second if given a chance you say… you’re so special you say… you’re so tough wake up… figure it out i say enough is enough you betray other feelings to get what you need you’re full of empty promises that…

The minute you’re gone I cry the minute you’re gone I die Before you walk out of sight I’m like a child all alone at night I stare into emptiness I’m filled with such loneliness The world goes from right to wrong the minute you’re gone The minute you’re gone I see oh how lonely…